TTB Merkez Kurulu günümüzde bilhassa uzman yetiştiren kıymetli kurumlar olan EAH’lere liyakatle başhekim atanmamasını bir açıklama ile eleştirdi. Sıhhat Bakanlığı Teşkilat Kanunu’nun 663 Sayılı KHK’nin 42. unsuruna nazaran; eğitim ve araştırma hastanelerinin başhekimlerinin, eğitim vazifelisi tabip yahut tıp alanında doçent yahut profesör unvanlı tabip olması gerektiğini hatırlatan TTB, birtakım EAH’lerde bu kriterlere ve maddelere alışılmamış başhekim atanmasını eleştirerek ”Bu takımlara uzman doktorların başhekim olarak atanması maddelere alışılmamış olup bu durum en kısa vakitte düzeltilmelidir” daveti yaptı.
“KADROLAŞMA UĞRAŞLARI SÜRÜYOR”
Yasa ve yönetmeliklere alışılmamış olarak eğitim vazifelisi tabip yahut tıp alanında doçent yahut profesör, yerine uzman yahut hekim başhekimi atanan Eğitim ve Araştırma Hastanelerini tek tek sıralayan TTB, “Ülkemizde ne yazık ki uzun müddettir liyakat ve muvaffakiyet üzerine bir yönetici ataması yapılmamaktadır. Siyasi takımların kendi görüşlerine uygun şahısları devlet yapısının her alanına yerleştirerek takımlaşma eforları sürmektedir. Siyasalların müdahalesiyle olan atamalar ne yazık ki eğitim ve akademik alanda da ağır bir biçimde yapılmaktadır. Bu durum akademik etraf ve kamuoyu nezdinde uzun müddettir rahatsızlık yaratmaktadır” görüşlerine yer verdi.
NİHAT HATİPOĞLU ÖRNEK GÖSTERİLDİ
TTB, Üniversite rektörleri ve fakülte dekanlarının da birebir zihniyetle demokratik ve bilimsel olmayan yollarla atandığını hatırlatarak şu örneği verdi:
* Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu’nun, tıp fakültesi dekanlığı ile birlikte dört fakülteye vekâleten dekan olarak atanması bu berbat örneklerden sadece birisidir. Sıhhat Bilimleri Üniversitesi’nin adrese teslim, adeta bireyleri işaret eder üslupta takımlaşma eforlarından en sonunda Yükseköğretim Konseyi (YÖK) bile rahatsız olmuş ve bir genelge yayınlamak zorunda kalmıştır.
Sözcü
