İzmir’de avukatlık yapan eski çocuk tabibi Rayhan Bozobalı, 20 Kasım günü ağrı ve halsizlik şikayeti nedeniyle işyerinden erken ayrılarak konutuna gitti. Şikayetlerin şiddetlenmesi üzerine baygınlık geçiren Bozobalı, tam 3 gün boyunca adeta komaya girdi. Bu mühlet zarfında hiçbir şey hatırlamayan Bozobalı’ya ulaşamayan iş arkadaşları ise durumu site yöneticisine haber verdi. Bozobalı, site yöneticisi ve güvenliğin kendisini bulması sonucu kendine geldi.
“ÖLDÜĞÜMÜ DÜŞÜNMÜŞLER”
Bozobalı, “20 Kasım günü hafif bir beden kırgınlığım vardı. Son bir haftadır böbrek taşı düşürdüğüm için kırgınlığı ona bağladım. Lakin daha sonra gribal bulgular ortaya çıkınca işten konuta geldim. Birden teğe bir titreme, halsizlik, kas, eklem, kemik ve baş ağrısı ile ateş başladı. Bedenimden ruhum çekilmiş üzereydi. Kendimi zombi üzere hissettim. Cep telefonumun çaldığını duydum, ondan sonrasını hatırlamıyorum. 3 gün boyunca olan hiçbir şeyi hatırlamıyorum. Site içerisinde oturduğum için anahtarı genelde kapının üstünde bırakırım. İş arkadaşlarım bana ulaşamayınca oturduğum sitenin yöneticisini aramış. ‘Anahtar kapının üzerindeyse içeri girip bakar mısınız? Gerekirse çilingir çağıralım’ demişler. Yönetici ve güvenlik içeri girdiklerinde beni yatakta bulmuş. Öldüğümü düşünmüşler. Beni uyandırdılar. O saatten sonra ağrılarım hafifledi ve bir müddet sonra da coronayı atlattım. Hastaneye denetime gittiğimde akciğerlerimde tutulum olmadığı anlaşıldı. Analizlerim yapıldı. Damarlarda zedelenmeyi gösteren kıymetim çok yüksek çıktı. Bu yüzden kan sulandırıcı iğne tedavisini 3 hafta boyunca kendim yaptım. O pahalar olağana döndü, akciğer tomografim de olağan çıktı. Bu hastalığı geçirmiş olmama karşın kesinlikle aşı yaptıracağım” tabirlerini kullandı. (İHA)
Sözcü