Günlük ömürde çoklukla daima bir telaş içinde oradan oraya koşturuyor, sonraki günü hatta bir hafta sonrasını planlıyoruz. Daha uzun vadeli planlar da aklımızın bir köşesinde beklerken, bir türlü acelecilikten kurtulamıyoruz. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, çağdaş çağın yaygın sıkıntıları ortasında yer alan, literatüre bir hastalık olarak geçmese de daima olarak iş yetiştirmeye çalışmanın ‘telaş hastalığı’ olarak isimlendirildiğini belirterek bu durumun sıhhatimize tesirlerini ve tahlil yollarını şöyle anlattı:
Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz
Beynimizde daima art planda çalışan bir sistem ve yetiştirilmesi gereken yığınla iş var… Lakin bu işlerin birçoğu fizikî değil. Bu durum daima çalışan bir beyin ile birlikte, bağırsak sorunları, sırt ağrısı, uykusuzluk ya da yorgun uyanma, baş ağrısı üzere birbirinden alakasız görünen birçok belirti ile görülüyorsa artık bir hastalık üzere düşünülebilir. Milyonlarca yıldır cetlerimiz için yıllık müsaade, hafta sonu tatili yoktu. Fakat tıpkı vakitte pazartesi sendromu, e-mail gerilimi de yoktu. Meskenden çalışmaya geçilmesiyle vazife yükü daha da arttı. Telaş hastalığı yüksek tansiyon ve kalp sorunları için risk faktörlerinin başında geliyor. Ayrıyeten daima telaş ile yaşamak gerilim nedenidir.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
– Daima zihniniz karışık ve niyet halinde ise,
– Beynimi durduramıyorum uykuda bile çalışıyor diyorsanız,
– Uyku kaliteniz düştüyse,
– Sabahları yorgun uyanıyor ya da gece uyuyamıyorsanız,
– Gün içinde gücünüz düşükse,
– Baş ağrısı, hazımsızlık, bağırsak sorunları ve sık soğuk algınlığı geçirme yakınmalarınız varsa nedeni telaş hastalığı olabilir…
NASIL BAŞA ÇIKARIZ?
– İşlerinizi sonlandırın. Yapmanız gereken işleri sınırlandırmazsanız başka işlerinizde de verimsiz ve başarısız olursunuz.
– Fizikî aktivite anksiyeteyi azaltmak için birebir. Hatta hafif depresyon için ilaç kullanmak yerine sistemli yürüyüş yapmak da tıpkı tesire sahip. Açık havada yürüyüş en iyi tercih iken, tabiatta yapılırsa zihinsel ve fizikî olarak en az 2 kat daha yarar sağlar.
– Meditasyon, nefes antrenmanları hatta örgü örmek yararlıdır. Her ne yaparsanız yapın zihnininizi boşaltmanız gerektiğini unutmayın.
– Ağır çalışanlar ekseriyetle öğün atlar, az uyur ve hareketsiz bir ömür sürer. Kısa bir mühlet sonra bel, sırt ağrıları başlar. Bedenin verdiği alarmları göz gerisi etmeyin. 1 ayı geçen ağrılar riskli olmakla birlikte öncelikle neden kaynaklanabileceğini düşünün. Sırt ağrınız için masa başı idmanlar bile işe yarayabilir. En çok unutulan şey su içmektir. Masanızda daima şişe su bulundurun.
– Şayet daima bir insan yoğunluğu içindeyseniz her gün 15 dakika bile olsa tek başınıza bir odaya geçip kapınızı kapatıp oturun. Mümkünse hiçbir şey yapmadan ve düşünmeden kendinizle vakit geçirin.
Sözcü
