Covid-19 virüsü, enfekte bireylerin bilhassa öksürmeleri, aksırmaları ile ortama saçılan damlacıkların solunması yada bu damlacıkların direkt göze teması ile bulaşabiliyor. Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayşe Çoban, şu ana kadar anneden vertikal yolla ya da anne sütü ile bebeğe bulaşma durumun aydınlatılması gereken mevzulardan biri olduğunu söz ederek, “Şu ana kadar anne sütünden geçiş gösterilmemiş olup hatta kollayıcı antikorlar anne sütünde saptanmıştır bu nedenle uygun hijyen ve temas şartları sağlanarak covid-19 olumlu anneler bebeklerini emzirebilirler yada sağılan anne sütü bebeğe verilebilir” dedi.
ÇOCUKLARDA HANGİ BELİRTİLER GÖRÜLÜYOR?
Covid-19 virüsü bulaşan çocuklarda erişkinler üzere; öksürük, ateş, kas ağrısı, halsizlik, boğaz ağrısı olabilmekle birlikte; iştahsızlık, burun akıntısı, karın ağrısı, çarpıntı, göğüs ağrısı, bulantı kusma, ürtiker gibisi cilt döküntüleri üzere nonspesifik şikayetlerin görülebildiğini belirten Dr. Ayşe Çoban, tat ve koku kaybının daha geç çıkan bulgular olabileceğine vurgu yaptı.
Aileler için uyarıcı olması gereken belirtileri sıralayan Çoban, “Nefes darlığı süratli nefes alıp verme yahut sıkıntı nefes alıp verme, göğüs ağrısı göğüste sıkışma hissi çarpıntı, şuur değişikliği uykuya eğilim (uyanamama yahut uyanık kalamama), dudaklarda ve yüzde morarma, şiddetli karın ağrısı ve deveran bozukluğu şok bulguları bizim için acil uyarıcı şikayetler olmalıdır” diye konuştu.
5 FARKLI TABLO
Uzm. Dr. Ayşe Çoban, corona virüsünün çocuklarda 6 farklı tablo ile karşımıza çıktığını söyleyerek, hafifçe ağıra nazaran oluşabilecek durumları sıraladı.
Ayşe Çoban, “Sessiz enfeksiyon; rastgele bir klinik semptom ve bulgu olmadan ve göğüs görüntüleme sonuçları olağanken, 2019-nCoV nazofaringeal sürüntünün müspet olduğu hadiselerdir. Hafif enfeksiyon; ateş, yorgunluk, kas ağrısı, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı ve hapşırma üzere akut üst teneffüs yolu enfeksiyonu belirtileri vardır. Fizik muayenede farenks tıkanıklığı ve oskültasyon anormallikleri görülmez. Kimi olaylarda ateş olmayabilir yahut bulantı, kusma, karın ağrısı ve ishal üzere yalnızca sindirim semptomları olabilir. Orta enfeksiyon; sık ateş ve öksürük (çoğunlukla kuru öksürük, akabinde balgamlı öksürük); kimilerinde hırıltı olabilir, hipoksi nefes darlığı süratli nefes alıp verme yoktur. Şiddetli enfeksiyon; ateş ve öksürük üzere erken teneffüs semptomları ile ishal üzere gastrointestinal semptomlar eşlik edebilir. Hastalık ekseriyetle yaklaşık bir haftada ilerleyerek teneffüs sorunu ile ortaya çıkar. Kritik enfeksiyon; çocuklar süratle çoklu organ yetmezliğine, akut teneffüs sorunu sendromuna yahut teneffüs yetmezliğine ilerleyebilir ve ayrıyeten şok, ensefalopati, kalp ile ilgili problemler yahut kalp yetmezliği, kanda pıhtılaşma meseleleri ve akut böbrek yetmezliği olabilir. Organ disfonksiyonları hayatı tehdit edici olabilir” dedi.
“ÇOCUKLAR İÇİN BİR AŞI YOK”
Uzm. Dr. Ayşe Çoban, çocukların erişkinlerden daha az hastalığa yatkın almalarına karşın bilhassa altta yatan akciğer hastalığı, kalp hastalığı, bağışıklık sistemiyle ilgili hastalıklar, hematolojik-onkolojik hastalığı olanlar, obezite, şeker hastalığı, nörolojik yada metabolik hastalığı olan çocuklarda ve 1 yaş altı çocuklarda virüsün daha şiddetli seyredebileceğini söz etti.
Tedavide kullanılan ilaçların pek birçoklarının 12 yaş altında aktif bir tedavisinin hala bulunmadığına vurgu yapan Uzm. Dr. Ayşe Çoban, “Aşı çalışmaları da son devir hızlanmış olmakla birlikte güvenilirlik istikametinden çocuklar için hala aktif bir aşı yoktur. Şu an için en aktif muhafaza sistemi 1,5 metre toplumsal arayı korumak, genel hijyen kurallarına uymak, yaşı uygunsa maske takmak, sağlıklı beslenmek, nizamlı uyumak, bol su içmek, pak hava almak, günlük yaşına uygun fizikî aktivitelerde bulunmaktır” halinde konuştu. (İHA)
Sözcü
