Gülşen, hayranlarının uzun müddettir kendisinden müzik beklediği hatırlatılınca,”Baya uzun vakit olmuştu. Aslına bakarsanız çok da bu türlü bir şeyler yayınlamayı yeni müzikler çıkarmayı düşünülmeyen bir periyotta, kendimizi iyi hissetmek istedik, gücümüzü yükseltmek istedik. Şu tortular bir gitsin, ne vakittir meskenlere kapalı bir biçimde geçiriyoruz, bu hepimiz için geçerli, tüm dünya için geçerli. Bu türlü kendimize iyi gelecek, dinleyen ve izleyenlere de iyi gelip güç yükseltecek bir şey olsun diye, bu türlü bir periyotta yapmayalım diye düşünmeden direkt haydi dedik, bismillah dedik.”
“SINIRLARIMI ZORLAMAYI ÇOK SEVİYORUM”
“Nirvana” nın kısa bir müzik olduğu yorumlarına Gülşen;
*Biz ekseriyetle alışık olmayan işler yapıyoruz, biliyorsunuz herhalde. Çok alışılmış, beklenen şeyleri değil de, ben kendimi de şaşırtmayı, heyecanlandırmayı, sonlarımı zorlamayı çok seviyorum, müziklerimi yazarken. Bütün evrelerinde bu bu türlü oluyor.
*Biraz ezber bozan biraz kendi limitlerimizi zorlayacak ve yükseltecek çalışmaların içerisinde olmak beni heyecanlandırıyor. Artık müzik o kadar farklı farklı kısımlardan oluşuyor ki, o kadar varlıklı ki. Altı kısımdan oluşuyor.
*Düşünsenize bunu bir de ikiye katlayıp çarpı iki daha döndüğünü falan. Bir defa bu işin matematiğini Ozan Çolakoğlu, yaptıysa bunu sorgulamak nitekim bana bile düşmezken, o yüzden bu iki dakika on dokuz saniye ise Ozan Çolakoğlu’nun da bir bildiği vardır deyip biraz hürmet duymayı öğrenmek gerekiyor bence.
*Çünkü müzik çok değişen, gelişen, farklılaşan bir şey. Ozan da bu işin dünya üzerinde gelmiş geçmiş en yetenekli müzik adamlarından birisi. O yüzden ben gönül rahatlığıyla teslim olup her vakit da onunla birlikte çıktığım yolda başarılara çok alışığım. Bu müziğin da çıktığı günden itibaren bize gelen yansılara çok çok mutluyum” formunda konuştu.
“BİRİNİN ONU ZORLAMASINA MUHTAÇLIĞI YOK”
Albüm evresinde Ozan Çolakoğlu’nu en çok zorlayan sanatkarların başında geliyor muşsunuz, nazınız geçtiği için mi sorusuna Gülşen,”Ben kendimi de zorlamayı çok seviyorum. En iyiye ulaşana kadar ne kadar çok çalışmam gerekiyorsa o kadar çalışıyorum aslında. Bu birinin işini zorlaştırmak yada meşakkate sokmak için değil, yaptığım işi en iyi hale getirebilmek için aslında. Ozan aslında kendi de o denli, birinin onu zorlamasına pek gereksinimi yok lakin fikirleri veriyoruz birbirimize” diye cevapladı.
Gülşen’in maskesini takarak kurallara uyduğu gözlemlendi.
“HERKES KENDİNCE FORMÜLLER BULACAK”
Demet Akalın’ın kızı Hira için tuttuğu öğretmen hatırlatılıp ‘siz de Azur için bu türlü bir şey düşünüyor musunuz?’ sorusuna Gülşen,” Çok problemli bir periyot sahiden. Çocuğu olan herkese Allah kolaylık versin. Geçen yıldan beri çocuklar birazcık perişanlık yaşıyorlar, inşallah biran evvel bitsin. Çocuklar için çok sıkıntı. Herkes kendince bir kadro tedbirler ve formüller bulacak kendisine” formunda cevapladı.
“GÜZEL ŞEYLERİ KONUŞMAYI SEVİYORUM”
Sinan Akçıl’ın “Nirvana” müziğini beğenmediğini söyleyip,”Gülşen hanım daha iyisini yapabilirdi” kelamları hatırlatılınca Gülşen,”Yorum yapmayayım ben. Zira tanıdığım yahut tanımadığım hakkımda yorum yapan birisiyle ilgili olumsuz yada olumlu pek bir şey söylemek istemem. Ben hoş şeyler konuşmayı seviyorum. Bu ortada zati herkes her şeyi beğenecek diye bir şey yok. Ben çok mutluyum her şeyden” dedi.
“KAPAĞINI GÖRDÜM, ÇOK ETKİLEYİCİYDİ”
Hadise’nin yeni müziği,”Küçük bir yol” la alakalı konuşan Gülşen,” Her zamanki üzere, çok seviyorum onun sesinden müzik dinlemeyi, onu sahnede izlemeyi. Onunla birlikte çalışmayı onun için müzik yazmayı. Birlikte çalıştığım ve dışarıdan bakıp izlediğim ve dinlediğim de çok keyif aldığım sanatçı arkadaşım. Güzel ki var” diye konuştu. Klip’i izlemediğini söyleyen Gülşen,”Kapağını gördüm, çok etkileyiciydi” diye konuşup övgü dolu kelamlar sarf etti.
Sözcü
