“Body-Health-Mind” vizyonuyla kurulan ShapeUp, kendini etraf ve hayvan dostu olarak tanımlıyor. Workshopları ile toplumsal medyada da sık sık karşımıza çıkan stüdyonun misyonunu ve hakkında merak edilenleri konuştuk.
ShapeUp nedir, bünyesinde ne usul hizmetleri bulundurmaktadır? Alt başlığı olan “Body – Health – Mind” neyi temsil etmektedir?
ShapeUp, tek çatı altında sağlıklı hayat imkanı sunan, iştirakçilerinin faal hayatı bir hayat usulü haline getirmesini ve bu alanda bilinçlenmesini sağlayan özgün bir markadır. Marka algısı olarak sağlıklı ömrü, gerek sunduğu hizmetler gerekse işbirlikleri (Stüdyo içerisinde Smooth-e & More’un cornerı bulunmaktadır) ile desteklemektedir. Sağlıklı yaşama ek, etraf ve hayvan dostu duruşuyla da store alanında lokal ve doğal markaların eserlerine yer vermektedir. Özetle, ShapeUp kendi içerisinde iyinin yanında olup, öğretmeye yönelik sistemiyle iştirakçileri bilinçlendiren, etraf ve hayvan dostu iştirakçileriyle büyük bir ailedir.
Alt başlığı olan Body – Health – Mind ise, sunduğu Megaformer, Microformer, Yoga, Koşu Akademisi, Mobilite vb. hizmetlerine bütünsel yaklaşımını yansıtmaktadır. Hali hazırda etkin hayatımızda gerçekleştirdiğimiz her aktivite, vücut ve zihnin ahengiyle gerçekleşiyor olup, devamında bize mental ve fizikî sıhhati sunmaktadır. ShapeUp’ın etkin yaşama bakış açısı da, iştirakçinin bu ayrıntıların şuurunda olarak, yaptığı egzersizi/pratiği anda kalarak yaşayacağı bir tecrübe ortamı sunmaktır.
Pekala siz kimsiniz, Shape Up’ı kurmaya nasıl karar verdiniz?
Bizler Nelly ve Metin, ShapeUp’ın kurucu ortakları, Lucas’ın annesi, babasıyız. Lucas ise ailemizin birinci çocuğu ve ShapeUp’ın kurulma sebebidir. Şahsî hayatımızda çok farklı kurumsal deneyimlere (Yatırım Finansı, Makine Mühendisliği) sahip olsak da, 3 yıl evvel bölümde gördüğümüz bu açık, bizlere spor ve sağlıklı hayat odaklı hayat sistemimizi neden işe çevirmiyoruz sorusunu sordurdu. Sonucunda da burada sizlerle birlikteyiz 🙂
Sunduğunuz hizmetlerden Megaformer ve Microformer’ı birinci olarak sizden duyuyoruz, bizlere bu makineleri biraz daha ayrıntı anlatabilir misiniz?
Megaformer/Microformer, asgarî müddette azamî efektiflikte bir idman sunan sistemi sayesinde “Future of Fitness“ olarak tanımlanmaktadır. On yılı aşkın müddettir pazarda bulunan Megaformer, tıpkı vakitte birçok ünlünün (Meghan Markle, Michel Obama, Sofia Vergara, Alessandra Ambrosio vb.) idman tertibinde bulunmasından kaynaklı “Celebrity Workout“ olarak da isimlendirilmektedir. Bu da idman sisteminin çok büyük süratle yayılmasına takviye olmuştur.
Hali hazırda Dünya üzerinde 500’ü aşkın stüdyoda bulunan Megaformer, Türkiye’de yalnızca ShapeUp’ta bulunuyor olup kullandığı idman sistemi ile iştirakçilerine güç, dayanıklılık, kardiyo, istikrar ve esneklik üzere her biri başka idman gerektiren idmanları tek idmanda, hatta her bir harekette sunmaktadır. Birebir sisteme sahip olan Microformer ise, 2020’nin Nisan ayında lanse edilmiş olup, Megafomer’ın daha portatif ve taşınabilir versiyonudur. Yere yakın olması sayesinde Megaformer’a ek birçok yeni hareket imkanı sunan bu makine, dünya üzerinde birinci kez ShapeUp tarafından bir otelin içerisinde servise sunulmaktadır. Mayıs 1 itibariyle Mandarin Oriental Bodrum’da servisine başlayacak olan ShapeUp grubu, otel içerisinde düzenleyeceği özel tertip ve kapsamlı ders programıyla iştirakçilerine küme ve ferdî ders yapma imkanı tanıyacaktır.
Bünyenizdeki hizmetleri yüklü olarak küme dersi sunduğunuzu görüyoruz, bunun özel bir sebebi var mıdır, nelere dikkat ediyorsunuz?
Açıkçası markamızın çıkışı bu üslup bir sebepten olduğu için, bu mevzuya bilhassa dikkat ediyoruz. Her ne kadar son vakitlerde bir artış olsa da, 2018 yılında Türkiye’de efektif ve kaliteli küme dersleri bulmak neredeyse imkansızdı, ülke olarak pt kavramı o kadar oturmuştu ki kimse de bunları sorgulamıyordu. ShapeUp’ın kurucu ortakları olarak bizler de bu alanda ilerleyerek, hatta küme derslerini ferdi derslerin önünde tutmaya itina göstererek bir planlama yaptık ve sistemimize aldığımız her içerikte kümeyle yapılabilmesine itina gösterdik. Megaformer/Microformer idman sisteminin de bize katılmasının en büyük sebebi makinenin çok kullanışlı olmasından kaynaklı hareketler ortası geçişin çok süratli olabilmesi ve tam manasıyla küme dersi için dizayn edilmiş olmasıdır. Küme derslerinde bir başka dikkat ettiğimiz nokta ise online yahut yüz yüze farketmeksizin efektif ve kaliteli servise ihtimam göstermemizdir, bu sebeple dersin içeriği ne olursa olsun her vakit bir kişi limitimiz bulunmaktadır.
Derslerinizi tek bir eğitmen eşliğinde gerçekleştiriyorsunuz sanırım, pekala bu durumda bahsettiğiniz kalite ve randımanı nasıl sağlayabiliyorsunuz. Sizce küme derslerinin öbür avantajları var mıdır?
Evvelki soruda dediğimiz üzere ülkemizde ne yazık ki kişisel ders algısı o kadar yerleşmiş ki, iştirakçiler lakin deneyimleyince küme derslerinin avantajlarını ve randımanını yorumlayabiliyorlar. Birinci olarak tecrübeli bir eğitmen için, bir kişi ile idman yapmanın, sekiz kişi ile yapmaya nazaran randıman ve kalite açısından farkı yoktur, lakin farklı zorlukları bulunmaktadır. Bunların başındaki sebep genel olarak ferdi derslerdeki düşük güçtür, bu da küme dersinin olmazsa olmazıdır. Bu usul durumlarda eğitmen ekseriyetle üyenin yapamıyorum, çok yoruldum, mola verelim vb. geri dönüşlerine maruz kaldığı için bir noktaya kadar o yüksek enerjiyi koruyabilir. Fakat küme derslerinde, iştirakçilerin kümenin genelinin yapmasından kaynaklı limitlerinde hatta limitlerinin üzerinde bir performans sergilemeleri çok alışılmıştır, bu sayede eğitmen yalnızca yanlışsız müşahedeyle dersi yüksek bir güçte yönetmez, birebir vakitte iştirakçiler da kendi ortalarında toplumsallaşarak bu güç paylaşımına takviye olur ve ayırdıkları vakitten azamî randıman alırlar.
Spora yeni başlayanlar için 45 dakika içerisinde “güç, dayanıklılık, kardiyo, istikrar ve esneklik” barındıran ağır bir idman uygun mudur?
Sorunuzun karşılığı evet ve sanırım Megaformer/Microformer’ın en hoş yanı da bu, hali hazırda hayatında hiç spor yapmamış ve bu sistem sayesinde sağlıklı bir ömür nizamına geçmiş o kadar çok iştirakçimiz var ki. Hatta kimileri 50 yaşının üzerinde, birinci sistemli sporunu bizimle yapanlar, bizden sonra sigarayı-alkolü bırakanlar, kilo verenler lakin en hoşu tertipli bir etkinlikte kalıp sağlıklı ömrü merkez edinenler.
Bu sorunuzu daha ayrıntılandıracak olursak, Megaformer/Microformer ile ulusal sportmen da idman yaptı, konut hanımı Emine teyze de ve sizleri temin ederiz ki ortalarında büyük bir fark yok. Hatta 30-40 dersini tamamlamış Emine teyze daha bile iyi performans gösterebiliyor. Burada küme derslerinde her ne kadar herkes farklı beden kompozisyonuna ve spor geçmişine sahip olsa da, idman sistemi ve eğitmen yönlendirmeleri sayesinde herkes kendine uygun dirence karşı bir antrenman gerçekleştirmektedir.
Stüdyonuzun dizaynında soft renkleri ve minimal bir dizayn tercih ettiğinizi görüyoruz. Bunun özel bir sebebi var mıdır?
Evvelki sorularınızda küme derslerinin ülkemizde alışılmış bir nizam olmamasına değinmiştik, tam olarak bu sebepten ötürü küme derslerindeki özgünlüğümüzü tasarımsal olarak da sağlamamızın, günümüz görsele dayalı ömür tertibimizde projemizin muhtemel riskini minimize edeceğine inandık. Sonucunda da görmüş olduğunuz dizaynda yeşilin canlı bitki ve kaktüslerle sağlandığı, minimal ve soft renkli bir yapı ortaya çıktı. Açıkçası, siyah vb. koyu renkleri tercih etmemizin alt katımızda çok büyük avantajını gördük, birçok üyemiz aşağı kata inmesine karşın ortamda rastgele bir basıklık hissetmediğini hatta kaktüslerle birlikte çok ferah ve keyifli ortamda hissettiklerini belirttiler.
Röportaj: Pelinsu Özgür
Elle
